30 Aralık 2015 Çarşamba

Fushigi Yuugi (1996)


Bu seriyi on yılı aşkın bir zaman dilimi öncesinde izlemiştim. Mükemmel görselliğini, hikayesini ve elbette muhteşem şarkılarını hala hatırlarım. Bana göre o dönem ciddi anlamda iyi seriler yapılıyordu ve -günümüzde ekrana gelenlere bakınca- bu yapım bana her zaman biraz araya  kaynayıp gitti hissi uyandırmıştır. Karakterler ama özellikle Tamahome, Hotohori ve Nakago'dan damlayan karizmaya bayılmıştım. Yui'nin yaşadıkları insanın içinde nahoş hisler bırakan cinstendi ve onun için hayli üzülürken Miaka'nın zaman zaman bu kız aptal mı hissi uyandıran çocuk yönüne uyuz olmuştum. Uzun soluklu sayılabilecek seri beraberinde 4 oav ile sonlanıyordu. Ancak Oavlardan -elbette bu benim kişisel görüşüm- ama nedense bir türlü zevk alamadım gitti. Ancak öykü ve görsellik shojo bir animeden yana izleyicinin tüm beklentileri karşılayan cinsten. 
 
Gelelim kısaca konusuna. Kütüphanede kızıl bir anka kuşunun yaydığı aura ile Dört Tanrı'nın Evreni adlı  gizemli bir kitabın sayfaları arasında kaybolarak geçmişe giden iki iyi arkadaş Miaka ve Yui hemen oracıkta uğradıkları saldırıdan yakışıklı bir çocuk yardımıyla kurtulurlar. İki kız daha ne olduğunu anlayamadan beliren ışık Yui'yi yaşadığı zamana taşır. Durumu farkında olmayan Miaka ise geride kalır ve çaresizce arkadaşını aramayı sürdürür. Bu süreçte Konan ülkesinde gizemli bir biçimde önce Tamahome'nin ardından ülkenin imparatoru Hotohori ile Nuriko, Chichiri, Tasuki, Mitsukake, Chiriko'nun yer aldığı Suzaku savaşçılarının rahibesi olarak seçilir. Ülkeyi tehdit eden  Kutou kentinin Nakago önderliğindeki Seiryu savaşçıları da bir başka rahibeye hizmet etmektedirler. Miaka kısa bir süre sonra o rahibenin çok sevdiği arkadaşı Yui olduğunu öğrenir ve fark eder ki dostu kendisine karşı sebebini anlayamadığı derin bir nefretle doludur.


25 Aralık 2015 Cuma

Vampire Princess Miyu (Oav / 1989) & Tv


Uzun soluklu anime dünyamın henüz keşif aşamasında, bir üniversitenin anime topluluğunun gösterimine ablam sayesinde gittiğim dönem fark ettiğim ve işleniş bağlamında çok da doyurucu olmasa da çizgileriyle beni büyüleyen güzide yapımlarından biridir bu dört bölümlük oav. Çizim tarzına hayran kaldığım yazar Toshiki Hirano ile çizer Narumi Kakinouchi'nin aynı adlı mangasından uyarlanmıştır.  Gelelim oldukça naif sayabileceğim hikayesine:
 
Miyu ve annesi (Oav 3)
 
Hikaye şeytan + tanrı karışımı Shinma olarak isimlendirilen varlıkları yok eden avcı vampir Miyu ile onun gerçek kimliğine uyanışını engellemek üzere seçilen ama sonrasında genç kız tarafından kanı içilen ve başarısızlığı nedeniyle yüzü maskesinin ardına gizleyen gizemli erkek karakter Larva etrafında şekillenmektedir. Özellikle Larva ile yollarının kesişmesi avcı iken av olması tüm hikayede en merak ettiğim konuydu. Bir diğeri vampir oluşunun farkında değilken yaşadığı süreci anlatan bölümdür ki karşılıksız sunulan anne sevgisini hissedersiniz. Hikayenin 4 bölümlük mangaya sıkıştırılması Oav'da birçok açık uçlu soruyu da beraberinde getiriyor. 


Not: 26 bölümlük Tv serisinde aynı seyir zevkini alabildiğimi söyleyemeyeceğim. Orada zayıf ve yetersiz bir konu işleyişi hakimdi.Keşke mangayı bulma ve okuma şansım olsaydı.
 
Dizi Hakkında Notlar:
 
- Oav'ın müzikleri Kenji Kawai tarafından yapılmış

Daha Fazla Bilgi İçin Tıklayınız

1 Aralık 2015 Salı

They Were Eleven (Movie) (1986)


Tür: Anime Sinema

Yapım Yılı: 1986

Orijinal Adı: They Were Eleven / 11人いる! Jūichinin Iru!

Türkçe Adı:  11 Kişiydiler

Türkiyede Yayınlandı mı? : Evet

Yayın Kanalı : Mehtap Tv & Meltem Tv (90'lı yıllar)

Bu animeyi ilk olarak hangi kanal yayınladı bilemiyorum ama benim hatırladığım dini ağırlıklı yayın yapan Mesaj ya da Mehtap Tv'de bolca kırpılıp sansürlenmiş versiyonlarına denk gelmiş olduğum. Oysa ortada sansürlenecek bir sahne de yok. Bu yüzden yeniden izleyince benim açımdan ucu açık kalan "cinsiyet" konusunu anca anlayabildim. Hikaye Moto Hagio'nun aynı adla basılmış mangasından yola çıkılarak sunulmuş. 90 Dakikalık bir seyirle sizi sıkmadan ilerliyor.


Warp yani uzayda ışık hızı ile seyahatin mümkün olmasıyla birlikte Terra İnsanlığı birkaç yüzyıl içinde yeni dünyalara yayılır. Bunun sonucunda birçok dış gezegen ulusları oluşur. Elbette aynı süreçte başka yıldız sistemlerine mensup uzaylı ırklarla temas kaçınılmazdır. Sayısız savaş ve mücadelenin sonrasında yıldızlararası barış ve ittifak anlaşmaları imzalanır. Böylece uzun süredir arzu edilen barış dönemi gerçekleşir.
 

120 yıllık geçmişini gerde bırakan Kozmo Uzay Akademisi, geleceğin liderlerini yetiştirmeyi amaçlayan elit ve üst düzey bir kurumdur. Mezunları kendi toplumlarında yüksek kademelere gelir ve ülkelerine hizmet ederler. Seçkin akademiye kabul edilmek isteyen Terra, Seguru Sava ve diğer ırklara mensup tüm adaylar giriş sınavına tabi tutularak bir araya getirilmektedir. Hikayenin baş karakteri Tada, pilot olma hayalleri ile çıktığı yolculukta küçük yaşta kimsesiz kalmıştır ve yaşadığı gezegenin ücra bir köyünde bilge kişi dedikleri biri tarafından büyütülmüştür. Geçmişe dair silik anılara sahiptir. 


Bilgisayardaki teorik sınavı bitirdiğinde seçilen 700 kişiden biridir. Bir sonraki aşamada uzay görevi için otomatik yönlendirmeleri izler. Ardından 10'ar kişilik gruplara ayrılacakları duyurulur. Kabul numarasının anons edilmesiyle birlikte adayları taşımak üzere hangarda bekleyen mekiğe biner. Ancak gemiye adım attığında o ve diğerleri fark eder ki  aralarında olmaması gereken fazladan bir kişi vardır. Sınavı geçersiz kılacak bu durumun kaynağını tespit edemedikleri gibi gemide ters giden sayısız teknik sorunla baş etmek zorundadırlar. Tada ve ekip arkadaşlarını uzun zaman önce bir sebepten ötürü enkazı kalmış Esperanza adlı gemide 53 gün sürecek zorlu ve  tuhaf şartlarda gerçekleştirilen bir test süreci beklemektedir.
 

Karakterler:
  • Tadatos Lane (Tada):
  • Frolbericheri Frol (Frol)
  • King Mayan Baceska (His Majesty):
  • Doricas Soldam IV (Fourth): 
  • Ganigus Gagtos (Ganga): 
  • Amazon Carnias (Amazon): 
  • Vidminer Knume (Knu): 
  • Colonel Glenn Groff (Mule):
  • Dolph Tasta (Red nose): 
  • Toto Ni (Toto): 
  • Chaco Kacka (Chaco):