Yıllanmış bir seri ile arayı soğutmadan yeniden blogta başlık açayım diyerek bilgisayarın başına geçtim. Bu animeyi ne zaman izledim derseniz muhtemelen çıkış yaptığı sıralar ya da ondan bir iki yıl sonrasıdır. Haliyle aslında bana kalsa çok daha önce yazılması gerekirdi. Ancak yapamayışımın sebepler yumağı da bir o kadar kalabalık. Trinity Blood her ne kadar türü sevsem ve görselliği de yeterince izlenir olsa da hikayenin anlatış yöntemindeki tarzdan mı, yoksa bana göre daha çok -hatadan- mı nedir kimi noktalarda anlaşılmazlık ve boşluklar oluşturunca konusu hafızamda yer etmeyen serilerden biri oldu. Kıyafetlerdeki abartı ve bedensel orantısızlık ayrı (kişiler normal birey değil de dev!) rahatsız etti. Değişik aralıklarla sanırım 3 kez 4.sünü de yazı öncesi tekrar izledim. Duygu ve düşüncem değişti diyemem.
Gonzo tarafından yapılan animenin kaynağı Sunao Yoshida tarafından yazılan bir light novel serisidir. İlk olarak Şubat 2001-Aralık 2004 tarihleri arasında Kadokawa Shoten'in Kadokawa Sneaker Bunko baskısı altında yayınlandı. Kiyo Kyūjō tarafından yazılan manga uyarlaması Ekim 2003-Nisan 2018 tarihleri arasında önce Asuka ve daha sonra Comic Newtype dergilerinde yayınlandı. (Bu Paragraf Alıntıdır)
Konuya gelirsek: Uzak bir gelecekte, mahşer (nükleer savaş) yaşanır ve bilinen uygarlıklar yok olur. Sonrasında gökyüzünde devasa gemiler belirir. İşte vampirler yeryüzünde böyle ortaya çıkar. (Seriyi izlerken benim anladığım bu. Ancak konuya dair "Vampirlerin başlangıçta insan olduğu, etkilendikleri bir virüs sonrası değişime uğradığını yazan yazılara denk geldim. Kafamdaki karmaşada ilk durak burasıydı. :) 900 yıl sonra iki tür arasında süregelen mücadelede insanları temsil eden Vatikan mensubu Baş karakter Abel Nightroad, gezgin bir pederdir. Yine şu an ki Papa'nın ablası Catherina tarafından insanlığı korumak için kurulan Ax isimli özel bir time bağlıdır. Dışarıdan saf ve sakar bir adam profili çizse de bir “crusnik” yani vampirlerin kanıyla beslenen farklı bir vampir türünden gelmektedir.
Kendilerine Methuselah (Yahudilik / Musevilik kökenli bir kelime) olarak adlandıran Vampirler ise dükalıklara, prensliklere ve krallıklara ayrılmış haldedir. Dünya üzerindeki diğer ikinci politik güçtür ve başkentleri Byzanz’tır. (Ancak Trinity Blood’ta Bizans'tan ziyade İstanbul manzaraları, Yeniçeri askerleri ve Kont Süleyman vardır.:) Vampirler Byzanz çevresine kurdukları koruyucu UV ağı sayesinde güneşten korunabilmekte, gündüzleri dolaşabilmektedirler. Terran / Dünyalı olarak adlandırdıkları ve kendileri için tehlikeli gördükleri insanların temsilcisi Vatikan'ın gücünden rahatsızdırlar.
Taraflar politik oyunların gölgesinde birbirlerini yok etmek için çeşitli girişimlerde bulunurlar. Vampirler ve Vatikan arasındaki soğuk savaş sürecinde üçüncü bir güç “Rozen Kreuz” ortaya çıkar. Amaçları dünyanın sonunu getirmektir.
Editör Yorumu 1:
Hikaye görsellerinde Osmanlı'ya ve Bizans'a yapılan atıflar eşliğinde 15.-16. yy havası soluturken ilginç bilimkurgu öğelerle ile harmanlanmış. Yine de başta dediğim gibi yapımın karakter tasarımlarında ve anlatımda sıkıntı var. Bedenlerdeki irilikle gelen o orantısızlık tuhaf kıyafetler gözümüzü tırmalıyor. Ayrıca neyin ne olduğu karmaşık ve belirsiz kalmış.
Editör Yorumu 2:
Baş karakterin gizlediği asıl benliği karizma iken "vatikan pederi" hali niye o kadar aptal bir tip olmak zorunda? Saçma geldi. Rahibe Ester'i de sevmedim. O'nun konusu da bence karakter bağlamında zaten beklenileni vermekten uzaktı.
Editör Yorumu 3: Ana karakter bana 2008 yapımı Vampire Knight'daki Cross Kaien'i hatırlattı. Bu yapım daha eski olduğuna göre daha çok Vampire Knight'dan Trinity Blood'a bir selam veriş olabilir:)
EK BİLGİ: Benim ekleyebileceğim Osmanlı'ya dair bilgiler:
- Galata Kulesi de görsellerde benim fark ettiklerimden biriydi.
Bir forumdan alıntı bilgiyi de ekledim:
1 - Üst rütbeli erkek karakterin ismi : Süleyman - Süleyman Şah'tan geliyor ismi
2 - Eczacı : Mr. Mimar - Mimar Sinan'dan geliyor ismi.
3 - Yeniçeri Birlikleri
4 - Kılıç ustaları Candaroğulları
5 - Akçe -Seth'in seyyar çaydanlığı var ve çay satarken ücret olarak 30 akçe istiyor.
6 - Sarai - Osmanlı Sarayı demek
7 - Sabah kahvaltısındaki ince belli bardak ve Türk kahvaltısı - bal pastırma sucuk gibi ![]()
8 - Boğaz Köprüsü
9
- En dikkatimi çeken yer: Boğazın doğu kesmi ile batı kesmi arasında
olağanüstü farklar var - Osmanlı'da olduğu gibi - zaten animede bunu
söylüyorlar.
10 - Prensese şerbet sunma olayı
11 - Cenaze olayı var bir yerde - mevlid düzenliyorlar - şaka değil
12 - Yerebatan Sarnıcı
13 - İmparatorlukta herkes Osmanlı Kıyafetleri giymiş
14 - Kız Kulesi + vapur + martı + simit (:
15
- Animenin en uzun ve en önemli bölümleri aşağıda listelenen bu 5'idir ve Türk unsurlarının
hepsi buradadır.
Bölüm 15. The Night Lords I. The Return of Envoy
Bölüm 16. The Night Lords II. Twilight Of The Capital
Bölüm 17. The Night Lords III. The Island Of Her Darling Children
Bölüm 18. The Night Lords IV. The Palace Of Jade
Bölüm 19. The Night Lords V. A Start of Pilgrimage














0 comments:
Yorum Gönder
Lütfen nazik olalım. Yazım kurallarına dikkat edelim. (Bir parça Klavye aziziliği olabilir:) Yazım tarzınız bu kriterleri karşılamıyorsa yorumunuz yayınlanmayabilir.