29 Ekim 2025 Çarşamba

Monster (2004)

Orijinal Adı: Monster / モンスタ

İngilizce: Monster 

Türkçe: Canavar

İlk Yayın Yılı (Japonya): 2004

Tür: TV Serisi  

Stüdyo - Yapımcı / Yayın Kanalı: Madhouse /  Nippon TV

Bölüm Sayısı : 74

Orijinal Hikaye : Naoki Urasawa / Kitap: Another Monster / Edebiyat Uyarlaması (1912)

Tür:  Polisye, Suç, Psikolojik  Gerilim, Gizem, Medikal, Gündelik Yaşam, Romantizm


Dizi ve filmlerde tercih sıralarımın üstlerinde yer alan ancak daha çok içinde fantatik ögeler ya da olağanüstü güçlere sahip kahramanlar olanlar haricinde animelerde gündelik yaşama eşlik eden dedektiflik, polisiye gizem, gerilim, seri katiller gibi temaları harmanlayan anime pek rastladığımız tür değildir. İşte 20 yıllık bu yapım o nadide örneklerden ve yüksek izleyici beğenisi elde edenlerden de biri.

1980'lerin henüz birleşmemiş iki bloglu Almanya'sında gelecek vadeden beyin cerrahı olan Dr. Kenzo Tenma'nın yönetim baskısı nedeniyle kurtarması gereken iki hastada önce ulaşan yaralı Türk inşaat işçisini değil kendisinden öncelik vermesi istenen diğerini ameliyat etmek zorunda kalır. Geciken yetersiz müdahale işçinin ölümüme neden olurken yaslı aile onu suçlar. Bu karar doktorluğunu ve seçimini sorgulamasına neden olur.

Derken bir kez daha aynı durumla yüz yüze gelir. Bir trajedi ve ölüm olayının ortasından alınan çift yumurta ikizleri Johan ve Anna Liebert'in hastaneye getirildiği başından yaralı 1o yaşlarındaki Johann Liebert ile hastaneye bağış yapma potansiyelindeki belediye başkanı arasında kendisinden beklenen elbette ikincisidir. Önceki hatasını tekrarlamak istemez. Ancak bu karar Tenma'nın hayatını sonsuza dek değiştiren korkunç sonuçlara yol açar. 

Mesleğinin sağladığı sosyal konumunu kaybeder. Uğradığı haksızlığa rağmen acilde çalışmaya devam eder. Derken hastanede Direktör Heinemann ve hakkını yiyip yerini alan diğer doktorlar gizemli bir şekilde öldürülür. Aynı süreçte ikizler kaybolur. Polis, Tenma'yı şüpheli olarak değerlendirse de ellerinde kanıt olmadığı için sorguya çekip göndermekle yetinir. 6-7 yıl sonra Berlin Duvarı yıkılmasıyla birlikte ülkede değişimin soğuk rüzgarları eserken yaşanan bir dizi yeni olayla birlikte Tenma gerçekleri ortaya çıkarmaya çabalar.


 

Editörden Ek Bilgi Notu:

- Monster, Shogakukan'ın seinen manga dergisi Big Comic Original'da Aralık 1994 ile Aralık 2001 yılı arasında yayınlanmıştır ve 18 tankobon cildi basılmıştır. 

 - 25 Nisan 2013'te, HBO ve Guillermo del Toro, Monster Live Action Uyarlama haberi kamuoyuna duyuruldu. Del Toro, bölüm sayısını artırmak için herhangi bir ekstra içerik eklenmeden orijinal hikayeyi çok yakından takip edeceğini, Naoki Urasawa'nın prodüksiyona izin verilmeden önce her bölümün taslağını inceleyeceğini de eklendi. 16 Ekim 2015'te HBO projeyi reddetti ve yapım ekibinin projeyi diğer şirketlere sunma sürecinde olduğu açıklandı. (Kaynak)

- 7 Nisan 2005'te, New Line Cinema'nın dizinin canlı aksiyon film uyarlamasının haklarını satın aldığı duyuruldu. Aynı yılın Temmuz ayında senarist Josh Olson'un senaryoyu yazmak için işe alındığı ve bir devam filmi planlandığı da açıklandı. Ancak film hakkında daha fazla haber yayınlanmadı. (Kaynak)


21 Ekim 2025 Salı

Türklere ve Türkiye'ye Ya da Öncesi Tarihine Atıf Yapan Animeler Ve Mangalar (Ekim 2025)

Tarihi Mekanlar Eşliğinde Türkiye Manzaraları:

 

 Spriggan 

1998 yapımı bu anime filminde, Spriggan, bu ad verilen ajanlara denen bir terim. Baş karakter 17 yaşında bir lise öğrencisi. Konusunda Türkiye’ye, Anadolu topraklarına yer vermiş. Ağrı dağında keşfedilen arkeolojik kalıntılardan yola çıkıyor ve Nuh'un Gemisi arayışı üzerine gelişiyor. İzleyeli uzun zaman geçti. Hatırladığım kadarıyla hikayede İstanbul da dahil Türkiye'de geçen her karede bütün kadınlar köylü gibi tasvir edilmişti. Bu açıdan fazlasıyla gözüme batmış ve sinir olmuştum. Uzak doğulular da bizi ortadoğlu göstermeye en az batılılar kadar hevesli demiştim!!!

 

Spriggan ONA ise 2022 tarihli bir remake. 6 Bölüm ve 2.si bu sinemadaki konuyu işlemiş. Ancak bu kez öyle filmdeki gibi Türkiye görselleri yer almıyor.

Ağrı Şehri


Cowboy Bebop (Special Bölüm):

İstanbul Camilerinden manzaralar görebilirsiniz. Seride Venüs yada Merkür gezegeninde Türkler var. Edward'ın babası Türk.


Trinity Blood:

İstanbul manzaraları görebileceğiniz bir diğer seri vampir temalı Trintiy Blood uzak gelecekte geçmekte. Terran zaferi, insan ırkını yok olmaktan korumuş ancak insanlar ile Methuselah (Vampirler) arasındaki mücadeleyi sona ermemiştir. Batı'daki güç ve etki Vatikan altında konsolide edilirken, vampirler doğuyu Yeni İnsan İmparatorluğu olarak bilinen. kendi bölgelerini olarak güvence altına alır. Dünya durumu, Vatikan ve İmparatorluğun siyasi başkentleri olan Roma ve Bizans arasında bir soğuk savaş durumuna dönüşmüştür.

 

Detective Conan Sezon 29 Bölüm 1109-1110:

Ülkedeki bir Türk restoranından bahsedilmekte ve mekan kaybolmuş bir çocuğun bulunmasında hatırlatıcı ayrıntı olarak yer almakta. Hatta Türk bayrağı da geçmekte.

 

Leviathan (ONA) (2025): Birinci Dünya Savaşı alternatif bir tarihle, bilim kurgu ve steampunk tarzı birleştirilirken olaylar Savaşı'nı başlatan Avusturya Dük ve Düşes'in suikaste uğraması ile başlıyor. 

 

Baş karakter ailesinin suikastının ardından Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'ndan mekanize bir yürüteçle kaçan Prens Aleksandar'ın genetik olarak tasarlanmış HMA Leviathan gemisiyle Britanya Hava Donanması'na katılmak üzere yola çıkması üzerine gelişiyor. 6.Bölüm İstanbul'un Gölgeleri: Hikayenin bir noktasında Türkiye'deki Rejim değişikliğine giden yola, bağımsızlık mücadelesine atıfta bulunulmuştu.


NOT: Seri tasarımı ve yapım tekniği bana anime izliyorum havası vermemişti.

 

Kusuriya no Hitorigoto (The Apothecary Diaries) (2023)

Animede kurgusal bir Çin anlatılıyor dense de hanedanlıklar devri resmedilir ve Tang Hanedanlığı (MS 618–907) bazı yorumlara göre ise Ming Handenanlığı (1368-1644) dönemi anlatılır. (Bana göre ilki daha uygundur.) 2. Sezon Kervan Bölümünde yer alan Ayla ve Aylin  Türktür. Hatta iki karakterden biri  bölümün ufak bir yerinde Türkçe konuşur. Ama milliyetlerine dair bilgi verilmez. (Bu bölümde İpekyolu ticaretine atıf yapılmıştır zaten. Birçok Türk boyu ve Göktürk Uygur gibi  devletler o devirde Goryeo (Kore) ve Çin'le ticari iletişim halindedir.)

Kusuriya no Hitorigoto (The Apothecary Diaries) (2023) Sezon 2: Ayla ve Aylin


 

Lazarus (2025): Peşine düşülen Nobel ödüllü Doktor Deniz Skinner İstanbul doğumlu bir bilim adamı. Sanırım ilk kez bir animede Türk kökenli bir kötü var. İzleme listeme dahil etme nedenim de bu oldu zaten.

Dr. Deniz Skinner

Monster (2004): Doğu ve Batı Almanya'da döneminde başlayan hikaye yıllara evrilir ve 90'larla Berlin Duvarı'nın  yıkılması sonrasında devam eder. Ana konuya bağlı olaylar çerçevesinde İşçi sınıfı Türkler vardır. Hatta ilk bölümde bir Türk inşaat işçisi yaralanır. Ana karakter doktor yukarıdan gelen yönetim baskısı ile ameliyat önceliğini bir başka hastadan yana yapınca adam müdahale gecikmesi sonrası yaşamını yitirir. 


Yine ırkçı bakış açısının hedefi olan Türk mahallesinde bir kadın kaçırılır ve toplu kundaklama gerçekleştirilir.


Attack On Titan:

Ben bunu pek kabul etmiyorum. Çünkü Japonca orijinal seslendirmede Türkçe konuşulmuyor. İngilizce dublajlı versiyonda var. Birileri bizi yine "Arap gibi" lanse etmeye yönelmiş. Ortadoğu'dan bir karakter olduğu konusunda hemfikirim sadece. 


 


DİĞER ANİMELER:

 

NOT: Aşağıda yer alan diğer bilgiler "bir kısmı" derleme iki ayrı sayfadan Alıntıdır. (2. Alıntı.)

 

Shoukoku No Altair (Dizi Osmanlı üzerinedir. Karakter Osmanlıdır)

Hetalia'da 1. Dünya Savaşı vardır. Osmnalı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs karakterleri görülür

One Piece (3 tane Türk Karakter Var)

Ghost In The Shell'da Atatürk resmi ve ilkelerinden bahsedilen bir sahne var.  

Tonari no kaibutsu Kun 

Alabasta:  Kum Korsanları Türk   

11 Supernova: Urouge Cavendish'in sağ kolu Süleyman Kargocular Kralı Umit 

Yuyushiki - Dondurma sahnesi

Tonrai Kaibutsu Kun - Baklava 

JoJo: Part3 Döner sahnesi 

Hyouka 3.bölüm 9.dakika 16.saniye 

Ano Hana: Tetsu(?)'nun gezdiği yerlerin işaretli olduğu dünya haritasında Türkiye'den Adana gösterilmekte.

Charlotte'da 13. Bölüm Mavi Bereli Türk Askerleri görülür. 

Muv Luv Alternative Total Eclips (Türk Karakter Ibrahim ve iki kişi daha)

Arsian Senki (Daha çok İran izleri var sanki ama izleyenler) 

Fatal fury'nin anime filminde Türkiye'ye gidilir. Fesli garsonlar vardır. 

D-GrayMan'daki Antalyalı merhum karakter ve generalin Antalya'yı ya da  Bodrum'u çizdiği sahne

High School Of The Dead 6. Bölüm dakika 3.53'te Askeri malzemelerin olduğu dolapta Turkey yazılı paket var. 

 

Türkler ve Türkiye'ye Ya da Öncesi Tarihine Atıf Yapan Atıf Yapılan Mangalar:


Anatolia Story (Red River): Manga'nın Adı Anadolu Hikayesi / Kızılırmak Nehri'dir. Anadolu topraklarında geçer. Türkler öncesi medeniyetlerden biri hikayeye ev sahipliği yapar. 

Otoyomegatari (Manga): Erkek karakterin annesi Karluk Boyu Türklerindendir. Türk kültür ve motifleri gözalıcı biçimde çizilmiştir.

Yume no Shizuku - Ougon no Torikago (Manga): Kanuni Devri Hürrem Sultan Hikayesidir. Hürrem İbrahim Paşa'ya aşktır. 

Animelerde Geçen Tarihi Mekanlar ve Konular

Uzun süredir. üzerine düşünüp yazmak istediğim bir başlık. Ama şu ara kafam başka işlerle öyle dolu ki ne zaman genişletebilirim bilmiyorum. Aklıma geldikçe ekleyeceğim büyük ihtimalle. 

 

Moai heykelleri:

Rapa Nui halkı için atalarını ve onların ruhlarını temsil eder. Bu heykeller, toplumsal hiyerarşinin ve dini inançların bir yansımasıdır. Her bir Moai, belirli bir atayı simgeler ve bu ataların ruhlarının koruyucusu olarak görülür.1969 ile 1976 arasında yürütülen Paskalya Adası Heykelleri Projesi araştırmalarında ise 887 heykel kayda geçirilmiştir. Ancak adada toplamda 1000’den fazla heykel olduğu tahmin edilmektedir. 

Moai heykellerinin en uzununa ‘Paro’ adı verilmiştir. Paro yaklaşık 10 metre uzunluğa, 82 ton ağırlığındadır. En ağır Moai ise 86 tondur ve tamamlanmamıştır. Eğer tamamlanabilseydi 21 metre uzunluğa ve 270 ton ağırlığa sahip olacağı tahmin edilmektedir. Genel olarak erkek heykeller “Moai Kavakava”, dişi heykeller ise “Moai Pæpæ” adıyla anılmaktadır. Heykellerin ada yerlileri tarafından 1000-1600 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir. Uzmanların araştırmalarına göre bir moaiyi yontmak, taşımak ve ahunun üzerine yerleştirmek için 23.000 adam-günlük bir çalışmayı gerektirmiştir. Yaklaşık 1000 adet heykel olduğu düşünüldüğünde olayın ihtişamı daha belirgin hale gelmektedir. Bunca yıllık araştırma sonucunda bile ancak yaklaşık bilgiler edinilebilmektedir. Okyanusun ortasındaki bu küçücük ada hala modern 21. yüzyıl insanı için gizemini korumaktadır. (Alıntı)

 


Bu serinin özelinde, Paskalya Adası'nda bulunan Moai heykellerinin uzaylı kökenli olduğu teorisine ağırlık veriyorlar (ve gösteride, bunlar dünya genelinde her yerde) ve uzaylı işgalcilerin Dünya'yı ele geçirme planında anahtar rol oynuyor. 

 

(Tokusou Kihei Dorvack) (1983)
(Türkiye'de Yayın Adı: Dolbuk - Yayın Kanalı HBB) 

NOT: Japonların Moai heykellerine olan ilgisi animelerle sınırlı değil. Bandai Visual Home video etiketi Emotion'un logo maskotları olarak öne çıkıyor ve Gradius gibi popüler video oyunu serilerinde de belirgin bir şekilde yer alıyor.

 

NOT 2: Mu Uygarlığı çevresinde dönen ve ülkemizde izleme şansı bulduğumuz Japon animelerinde diğer ikisi  God Mazinger (Türkiyedeki Yayın Adı Deity), ve White Whale Of Mu'dur.

 

 Spriggan &  Spriggan ONA

1998 yapımı bu anime filmi, Türkiye’yi ve özellikle Anadolu topraklarını konusunda yer vermiş. Yanılmıyorsam Ağrı dağı vs de var. İzleyeli uzun zaman geçti. Yakın zamanda izleyip yazıyı genişleteceğim.

 


Cowboy Bebop (Special Bölüm):

İstanbul camilerinden manzaralar görebilirsiniz.


Trinity Blood:

İstanbul manzaraları görebileceğiniz bir diğer seri vampir temalı Trintiy Blood uzak gelecekte geçmekte. Terran zaferi, insan ırkını yok olmaktan korumuş ancak insanlar ile Methuselah (Vampirler) arasındaki mücadeleyi sona ermemiştir. Batı'daki güç ve etki Vatikan altında konsolide edilirken, vampirler doğuyu Yeni İnsan İmparatorluğu olarak bilinen. kendi bölgelerini olarak güvence altına alır. Dünya durumu, Vatikan ve İmparatorluğun siyasi başkentleri olan Roma ve Bizans arasında bir soğuk savaş durumuna dönüşmüştür.

Galata Kulesi-Yeşil Cami-Kız Kulesi

 

One Piece:

Bu seri hiçbir zaman izleme listemde yer almadı. Ancak zaman zaman hakkında yazılan yazılara denk geldim. Ortadoğu temalarını görebileceğimiz mekanlara bolca yer verilirken İtalya daki Colezium'u da görebilmeniz mümkün.

İtalya daki Colezium

Yazı genişletilecek...

 

 

 



 

18 Ekim 2025 Cumartesi

A Dog of Flanders: My Patrasche (1992)

Orijinal Adı: Flanders no Inu, Boku no Patrasche / フランダースの犬 ぼくのパトラッシュ

İngilizce: A Dog of Flanders: My Patrasche

Türkçe Yayın Adı: Sevgili Köpeğim

İlk Yayın Yılı: 1992-93

Tür:  TV Serisi  (Remake) 

Türkiye'de Yayınlandı mı? : Evet

Bölüm Sayısı : 26

 Orijinal Eser : Marie Louisa de la Ramee (Kitap)

        Firma :Tokyo Movie Shinsha (TMS)

Tür:  Tarihi, Dram, Gündelik Yaşam, Kitap Uyarlama

 

Nello Tarth, Antwerp yakınlarındaki küçük bir köyde geçimini hayvancılıkla uğraşıp süt satarak sağlayan büyükbabası Jehan ile yaşayan fakir ama mutlu bir yetimdir. Küçük çocuk tıpkı babası gibi gördüklerini etkileyici kara kalem çizimlerle kağıda dökebilmektedir. Küçükken ünlü ressam Rubens'in resimlerinden birini görme şansı bulduğundan beri O'nun resimlere hayrandır. Günün birinde eski sahibi tarafından kötü muamele edilip terk edilmiş bir çoban köpeği olan Patrash'ı bulur ve yorgun hayvanı tedavi eder. Sahipsiz olduğunu sanır. Zamanla sevimli hayvanla aralarında yakın ve güvenilir bir dostluk gelişir. 

Nello sanatçı olmaya karar verdiğinde, köylülerin cehaletini ve acımasızlığını ilk elden deneyimlemek zorunda kalır. Blacken Köyü'nün en zengin ve nüfuzlu adamının kızı Alois Cojez, Nello'nun en iyi arkadaşıdır. Özellikle Alois'in babası, onu ve çabasını küçümserken bir tembel olarak görür. Yine de Nello, yoksullukla mücadele ederken, hayalini gerçekleştirmek ve onların takdir ve saygısını kazanmak için azimle çalışır.

 


Editör Yorumu:

- Beni ağlatan 2. animedir.

- TMS versiyonu 1977 tarihli Nippon Animation'dan çok daha estetik ve hoştur.

- Ülkemizde her iki versiyonu da yayınlanmıştır. 

Ie Naki Ko Remi (Nobody's Boy: Remi) (1977)

Orijinal Adı: Ie Naki Ko / 家なき子

İngilizce:  Nobody's Boy: Remi

İlk Yayın Yılı: 1977-1978

Yönetmen / Tür: Osamu Dezaki / TV Serisi  

Bölüm Sayısı : 51

        Firma: Tokyo Movie Shinsha (TMS) & Madhouse

Tür:  Tarihi, Dram, Gündelik Yaşam, Kitap Uyarlama
 
Yazar:  Hector Malot

 

Yazar Hector Malot'un aynı adlı kitabından uyarlanan hikaye 19.yy Fransa'sında geçer. On yaşındaki Rémi, taşrada Chavanon köyünde annesiyle yaşayan yoksul bir çocuktur. Bir gün Paris'te çalışan babası Jerome Barberin'in sakatlandığı haberi gelir. Dahası annesinin aksine şevkat yoksunu babası eve dönünce acı bir gerçekle yüzleşir. Onların gerçek ailesi olmadığını öğrenir. Dahası adam artık onu evlerinde barındırmak artık istemez. Bir rastlantı ile karşılarına çıkan, maymunu ve köpekleriyle gösteriler yapan sokak sanatçısı olan Usta Vitalis Remi’yi kendisine kiralama teklifini yüzsüzce kabul eder. Vitalis ailesini kaybettikten sonra hayata küsmüş ünlü bir bir müzisyendir.  Remi o günden sonra yaşlı adam ve hayvanlarıyla beraber ülkenin dört bir yanını dolaşır. Bir yandan hayatın zorluklarıyla yüzleşirken bir yandan da Vitalis'te sahip olmadığı babayı bulmuş gibidir. 

Yolculuğu sırasında Bayan Milligan adında zengin bir kadınla ve onun hasta çocuğu Arthur ile tanışır. Onlarla birlikte hayat harikadır ancak Remi Vitalis ile birlikte gitmeye karar verir. Trajedi peşini bırakmaz. Remi'yi sadık köpek Capi ile bir başına kalır. Konuşma yetisini bir nedenle kaybetmiş Lise ve bahçıvan ailesiyle zaman geçirir. yakın arkadaş olduğu  Mattia ile seyahat edip arp çalarak hayatını kazanma çabasını sürdürür.  Derken ebeveynleri hayatta olabileceğini öğrenir ve bu kez ailesini aramak için Londra'ya doğru zorlu bir yolculuğa çıkar.

 

Spoiler:

Hikayenin sonu mutlu biter. Lise sonunda konuşur, Arthur yürüyebilir hale gelir. Mattia Milligan ailesi tarafından evlat edinilir ve Remi'nin üvey kardeşi olur. Remi'nin gerçek adının doğduğundan beri Richard olduğu ortaya çıkar. 10 yıl sonra, Remi avukat olur ve Lise ile evlenir, Mattia ise kemancı olur.


Editörden Notlar: 

- Yönetmen Osamu Dezaki 'den 1977 yapımı “Kimsesiz Çocuk Remi” 1878'den yazar Hector Malot imzalı, ülkemizde eski dönemlerde basılan  aynı adlı ünlü bir çocuk romanından  uyarlanmış bir animedir. 

- Anime ülkemizde 90'lı yıllarda birçok özel kanalda gösterilmiştir.

- Yazar Hector Malot'un bir diğer kitabı En Famille 1978'de  Story of Perrine (Perrine Monogatari) adı ile animeye uyarlanmıştır.

- Bu animenin Remi, Nobody's Girl adı ile bir başka anime dizi versiyonu daha vardır. Burada kötü karakter evlat edinen baba değil annedir. World Masterpiece Theater'ın parçasıdır. Japonya'da 1996-97 yılları arasında yayınlanmıştır.  26 bölümdür. Nippon Animation yapımıdır. 


 

17 Ekim 2025 Cuma

Trinity Blood (2005)


Yıllanmış bir seri ile arayı soğutmadan yeniden blogta başlık açayım diyerek bilgisayarın başına geçtim. Bu animeyi ne zaman izledim derseniz muhtemelen çıkış yaptığı sıralar ya da ondan bir iki yıl sonrasıdır. Haliyle aslında bana kalsa çok daha önce yazılması gerekirdi. Ancak yapamayışımın sebepler yumağı da bir o kadar kalabalık. Trinity Blood her ne kadar türü sevsem ve görselliği de yeterince izlenir olsa da hikayenin anlatış yöntemindeki tarzdan mı, yoksa bana göre daha çok -hatadan- mı nedir kimi noktalarda anlaşılmazlık ve boşluklar oluşturunca konusu hafızamda yer etmeyen serilerden biri oldu. Kıyafetlerdeki abartı ve bedensel orantısızlık ayrı (kişiler normal birey değil de dev!) rahatsız etti. Değişik aralıklarla sanırım 3 kez 4.sünü de yazı öncesi tekrar izledim. Duygu ve düşüncem değişti diyemem. 

Gonzo tarafından yapılan animenin kaynağı Sunao Yoshida tarafından yazılan bir light novel serisidir. İlk olarak Şubat 2001-Aralık 2004 tarihleri arasında Kadokawa Shoten'in Kadokawa Sneaker Bunko baskısı altında yayınlandı. Kiyo Kyūjō tarafından yazılan manga uyarlaması Ekim 2003-Nisan 2018 tarihleri arasında önce Asuka ve daha sonra Comic Newtype dergilerinde yayınlandı. (Bu Paragraf Alıntıdır)

Konuya gelirsek: Uzak bir gelecekte, mahşer (nükleer savaş) yaşanır ve bilinen uygarlıklar yok olur. Sonrasında gökyüzünde devasa gemiler belirir. İşte vampirler yeryüzünde böyle ortaya çıkar. (Seriyi izlerken benim anladığım bu. Ancak konuya dair "Vampirlerin başlangıçta insan olduğu, etkilendikleri bir virüs sonrası değişime uğradığını yazan yazılara denk geldim. Kafamdaki karmaşada ilk durak burasıydı. :) 900 yıl sonra iki tür arasında süregelen mücadelede insanları temsil eden Vatikan mensubu Baş karakter Abel Nightroad, gezgin bir pederdir. Yine şu an ki Papa'nın ablası Catherina tarafından insanlığı korumak için kurulan Ax isimli özel bir time bağlıdır. Dışarıdan saf ve sakar bir adam profili çizse de bir “crusnik” yani vampirlerin kanıyla beslenen farklı bir vampir türünden gelmektedir. 

Kendilerine Methuselah (Yahudilik / Musevilik kökenli bir kelime) olarak adlandıran Vampirler ise dükalıklara, prensliklere ve krallıklara ayrılmış haldedir. Dünya üzerindeki diğer ikinci politik güçtür ve başkentleri Byzanz’tır. (Ancak Trinity Blood’ta Bizans'tan ziyade İstanbul manzaraları, Yeniçeri askerleri ve Kont Süleyman vardır.:) Vampirler Byzanz çevresine kurdukları koruyucu UV ağı sayesinde güneşten korunabilmekte, gündüzleri dolaşabilmektedirler. Terran / Dünyalı olarak adlandırdıkları ve kendileri için tehlikeli gördükleri insanların temsilcisi Vatikan'ın gücünden rahatsızdırlar.

Taraflar politik oyunların gölgesinde birbirlerini yok etmek için çeşitli girişimlerde bulunurlar. Vampirler ve Vatikan arasındaki soğuk savaş sürecinde üçüncü bir güç “Rozen Kreuz” ortaya çıkar. Amaçları dünyanın sonunu getirmektir. 

Editör Yorumu 1:

Hikaye görsellerinde Osmanlı'ya ve Bizans'a yapılan atıflar eşliğinde 15.-16. yy havası soluturken ilginç bilimkurgu öğelerle ile harmanlanmış. Yine de başta dediğim gibi yapımın karakter tasarımlarımında ve anlatımda sıkıntı var. Bedenlerdeki irilikle gelen o orantısızlık tuhaf kıyafetler gözümüzü tırmalıyor. Ayrıca neyin ne olduğu karmaşık ve belirsiz kalmış. 

 

Editör Yorumu 2:

Baş karakterin gizlediği asıl benliği karizma iken "vatikan pederi" hali niye o kadar aptal bir tip olmak zorunda? Saçma geldi. Rahibe Ester'i de sevmedim. O'nun konusu da bence karakter bağlamında zaten beklenileni vermekten uzaktı. 

Editör Yorumu 3: Ayrıca ana karakter bana 2008 yapımı Vampire Knight'daki Cross Kaien'i hatırlattı. Bu yapım daha eski olduğuna göre daha çok Vampire Knight'dan Trinity Blood'a bir selam veriş olabilir:)

 

EK BİLGİ: Benim ekleyebileceğim Osmanlı'ya dair bilgiler:

- Galata Kulesi de görsellerde benim fark ettiklerimden biriydi. 

 Bir forumdan alıntı bilgiyi de ekledim:

1 - Üst rütbeli erkek karakterin ismi : Süleyman - Süleyman Şah'tan geliyor ismi
2 - Eczacı : Mr. Mimar - Mimar Sinan'dan geliyor ismi
3 - Yeniçeri Birlikleri
4 - Kılıç ustaları Candaroğulları
5 - Akçe -Seth'in seyyar çaydanlığı var ve çay satarken ücret olarak 30 akçe istiyor.
6 - Sarai - Osmanlı Sarayı demek
7 - Sabah kahvaltısındaki ince belli bardak ve Türk kahvaltısı - bal pastırma sucuk gibi Very Happy
8 - Boğaz Köprüsü
9 - En dikkatimi çeken yer: Boğazın doğu kesmi ile batı kesmi arasında olağanüstü farklar var - Osmanlı'da olduğu gibi - zaten animede bunu söylüyorlar
10 - Prensese şerbet sunma olayı
11 - Cenaze olayı var bir yerde - mevlid düzenliyorlar - şaka değil
12 - Yerebatan Sarnıcı
13 - İmparatorlukta herkes Osmanlı Kıyafetleri giymiş
14 - Kız Kulesi + vapur + martı + simit (:
15 - Ayrıca animenin en uzun kısmı bu 5 bölümdür ve Türk unsurlarının hepsi burdadır. Ayrıca en önemli bölümdür de. Sırasıyla bölümler: 


15. The Night Lords I. The Return of Envoy
16. The Night Lords II. Twilight Of The Capital
17. The Night Lords III. The Island Of Her Darling Children
18. The Night Lords IV. The Palace Of Jade
19. The Night Lords V. A Start of Pilgrimage




12 Ekim 2025 Pazar

Daddy Long Legs (1991)

Orijinal Adı: Watashi no Ashinaga Ojisan / 私のあしながおじさん 

İngilizce:  Daddy Long Legs /

Türkçe:  Judy ve Uzun Bacak (TRT 1) 

İlk Yayın Yılı (Japonya): 1990

Tür: TV Serisi  

Bölüm Sayısı : 40 

Orijinal Hikaye : Jean Webster / Edebiyat Uyarlaması (1912)

Tür:  Okul, Gündelik Yaşam, Romantizm
 

Ülkemizde 90'larda yayınlan ve sadece TRT ile izleme imkanı bulduğumuz seri benim çocukluk hatıralarımda yer almıyor. Eskiden beri animelerde estetik tarz seçimlerimde belirleyici olmuşken ve karakterler de cazip ve güzel değilken belki de bu yapımı tam da bu nedenle beğenmemiş olabilirim:) Cidden 90'lardan bir anime olmasına rağmen neden böyle berbat bir tasarımla heba edilmiş anlamak zor!!! (Dönem hikayelerini severim. Ama henüz şu zaman periodunu şöyle şık ve zarif çizgilerle anlatan bir stüdyo çıkmadı nedense!!!!) 

1910'lu yılların New York'unda geçen hikayenin baş kahramanı 16-17 yaşlarındaki Judy Abbot kar yağışı altında henüz bebekken terk edilip yetimhane kapısına bırakılır. Soyadı telefon rehberindeki ilk harf listesinden adı ise mekanın arka tarafında yer alan mezarlıktaki taşlardan birinden alıntıdır. Her gün ağlayan ve türlü sorunlar çıkaran ufaklıklarla ilgilenen yaşça büyük çocuklardandır. Değerlendirme ve denetim günü liseye gönderilmek üzere seçilme ihtimali olan dört kişiden biri olacağını öğrendiğinde sonunda ayrılma şansı bulabileceği için sevinçten adeta havalara uçar. Sonraki gün hazırlık sürecinde rekora düzeyde türlü sakarlıklığa imza atıp tüm şansını yok etiğini düşünse de nihayetinde kabul edilen kişidir. New York'da saygın ve varlıklı kimselerin kabul edildiği Lincoln Memorial Lisesinde okurken eğitim masrafları John Smith adında biri tarafından karşılanacaktır. Judy avukatını gönderen ve ilk gece düzenlenen tanışma balosu için ihtiyaç duyduğu elbiseyi de içeren dolu bir valiz de hediye eden adama kendisinden düzenli şekilde beklediği üzere aylık mektuplar yazarken sadece gölgesinden görebildiği ve ışığın yansıttığı haliyle uzayan bacakları yüzünden "Uzun Bacaklı Babam" diye hitap eder.


Okulda başarılıdır. İki oda arkadaşından biri zengin ve köklü Pendelton ailesinin burnu havada kızı Julia'dır. Hali ve tavırları asaletten uzakken şartlar onu yetimhaneden geldiği gerçeğini gizlemeye iter ve bir dizi yalan söylemek zorunda kalır. Elbette Julia'da rahatsızlık duyduğu kızla okuldan önce tanıştıkları günü düşündüğünde ailesi hakkında araştırma yapmaya çalışır. Judy vasisi amcasından gelen beş altın sayesinde odasını ailesi tarafından gönderilmiş "göstermelik" yılbaşı hediyeleriyle doldurur ve şimdilik sırrını korumayı başarır. Günler sonra bu kez Julia dersleri yüzünden kendisini ziyarete gelecek amcasını karşılamasını ister. Judy reddetmeye çalışsa da eninde sonunda kendini okul girişinde beklemekten alıkoyamaz. 27 yaşındaki Jervis Pendleton III yeğeninin aksine düşünceli ve centilmen bir genç adamdır. Bir dizi yanlış anlaşılma sonucu kızın odasında saklanmak zorunda kaldıklarında ve delikanlının bakışları duvarda astığı  uzun - bacak çizimine takılır. Hafifçe gülümser.
 
 
Skandal oluşabilecek durumu makul biçimde Müdire Solan'a açıklarlar. Zaten ileri yaşına karşın evlenmemeyi seçmiş görünen kadın zenginliği dillere destan bu centilmen aile üyesinin itibarını korumaya dünden gönüllüdür. Nihayet kendilerini akladıktan sonra Judy Jarvis tarafından öğle yemeğine davet edilir. Masada vasisinden bahsederken içten ve sevgi doludur. Genç adam da ilgiyle dinler. Yurda döndüğünde ise ona yazdığı haftalık mektubunun büyük bölümünü Jarvis'le yaşadıkları kaplar. Ertesi gün Zengin Bekar Jarvis'le nasıl zaman geçirdiğini soran sınıf arkadaşlarına cevap verirken biraz fazla aşık kız modunda gibidir. Julia durumu garipser. Hatta O'nu küçümser.
 
Dönem sonu sınavları biterken bu kez hiç de hoşuna gitmeyen bir gerçekle okulun kapanacak olmasıyla yüzleşir. Bu yetimhaneye dönmesi anlamına gelecektir. Neyse ki vasisi son dakika yaz süresini bir çiftlikte geçirebilmesi için ayarlama yapar. Judy bir yandan mekanın sahibi yaşlı çiftle hayata dair yeni deneyimler elde ederken bir yandan da tesadüfen tavan arasında keşfettiği kitaplardan yola çıkarak çocukluğunda Jarvis'in aynı mekanda zaman geçirdiğini öğrenir. İster istemez vasisi John Smith ile tanışıklığı ihtimali aklına takılır ve endişe duymasına yol açar. Sonuçta Julia'nın varlığı ortadayken geçmişi konusunda Jarvis' e de yalan söylemiştir.
 

Editörden Notlar: 

Şeker Kız Candy'nin şarkılarını söyleyen Mitsuko Horie bu animede müziklerin yanı sıra baş karakterin seslendirmesini de yapmıştır. 

- Yapım, 1979 tarihli anime filminin remake'idir. 

- Daddy Long Legs anime serisi World Masterpiace Theatre'ın bir parçasıdır. 

8 Ekim 2025 Çarşamba

Akai Koudan Zillion - Red Photon Zillion (1987)

 

Orijinal Adı: Red Photon Zillion 

Japonca Adı:  Akai Koudan Zillion / 赤い光弾ジリオン

İlk Yayın Yılı: 1987

Tür: TV Serisi  & Oav (1 Bölüm)

Bölüm Sayısı : 31 & 1

Tür:  Bilimkurgu, Uzay, Macera, Romantizm, Gündelik Yaşam
 

2387 yılında, gezegen Maris'de, Dünya'nın en başarılı dünya dışı kolonisi, “Galaktik Noza İmparatorluğu” adı verilen vahşi bir savaşçı-cyborg ırkı tarafından kuşatma altındadır. Noza görünüşte yenilmezdir. Siviller iki ateş arasında kalırken  bilinen tüm savunma sistemleri ile Marisian Savunma Kuvvetleri saldırıları püskürtmekte yetersiz kalır. Ancak bir süre önce Kolonistler, muazzam güce sahip “Zillion” olarak adlandırılan üç tabanca geliştirmiştir. Kaynağını onlara güç veren “Zillium” maddesinden almaktadır. Üretim süreci komplike ve karmaşıktır. Silahlar, üyeleri J.J., Champ ve Apple olan “White Naughts” adlı üç genç kolonistten oluşan özel olarak eğitilmiş bir ekibe verilir.  Noza'yı yok edecek kadar güçlü tek şeydir ve kolonistlerin hayatta kalmak için son umududur. 

Giriş basit kalan cinsten bir hikaye ile şekilleniyor. JJ üsse ulaşmaya çalışırken yolu saldırı altında kalan bir kız çocuğuyla karşılaşır. Tesadüfe bakın ki ufaklık, öneminden habersiz, düşmanın eline geçmemesi gereken data çipini ölmeden önce bir askerden almıştır. İstilacılardan kaçış ve kovalamaca sürecinde Ekibinin diğer iki üyesi Champ ve Apple ile yolları kesiştiğinde bu ilk arayışları da sona erer. Düşmanın sonraki hedefi gezegendeki enerji kaynaklarından birine ev sahipliği yapan Gloria şehridir. “White Naughts” önce burada siloya sızar. Ardından Hope şehrini hedef alan etki alanı ve yıkım gücü bir topu yok eder. Buralarda yaptıkları ve kullandıkları silah karşı tarafı da cezbetmiş haldedir.


 

Editör Yorumu:

 

- Hikayesi zayıf. Ancak yine de yapım tarzı nedeniyle göz atılabilir. 

- 80'lerin izlerini taşıyan ve o zamanların popüler konusu insanlık ve uzaylı istilacılar çevresinde şekillenen bir yapım Akai Koudan Zillion - Red Photon Zillion aynı zamanda dönem müziklerindeki disko tarzını şarkılarına yerleştirmiş.


7 Ekim 2025 Salı

Aoki Ryusei SPT Layzner (1985)

Orijinal Adı: Aoki Ryusei SPT Layzner / 蒼き流星 SPTレイズナー

İngilizce:  Blue Meteor SPT Layzner / SPT Layzner 

İlk Yayın Yılı: 1985

Tür: TV Serisi  & Oav (3 Bölüm)

Bölüm Sayısı : 38 & 3

Tür:  Bilimkurgu, Uzay, Macera, Gündelik Yaşam
 

1996 yılında Sovyetler Birliği ve ABD (soğuk savaş sürecinin benzeri bir ortamda) Mars'da birer uzay üssü konuşlandırmış haldedir. Birleşmiş Milletler öğrenci değişim programı Cosmic Culture Club  uluslararası işbirliğine katkı sağlaması için Mars’a bir öğrenci grubu gönderir. Mekiğin Mars’a varmasından saatler sonra tesis ileri askeri teknolojilere sahip robotik araçların saldırısına uğrar. Çok az kişi sağ kalmayı başarır. Umutsuzluk içinde neler olduğunu anlamaya çalışırken fark ederler ki mavi bir aracı kullanan ve görünüşe göre onlardan taraf olup bilinmez düşmana karşı koyan biri vardır. Nihayetinde o kişi teslim olur. 

 

İsmini Eiji Asuka olduğunu açıklayan adam uzaydan gelen istilacı Grados'un gezegende iki tarafı 3.Dünya Savaşı'ının içine çekip kaosa sürükleyerek aynı süreçte Dünya’yı işgal etme niyetinde olduğunu bildirir. Elbette sözleri kimseye güven vermez. Çünkü kendisi de karşı taraftandır. Ay projesi sırasında ortadan kaybolan bir dünyalı ile Grados'lu bir kadının oğludur. Öte yandan eğer söyledikleri doğruysa istila başlamadan Dünya’ya varmanın bir yolunu bulmak zorundadırlar. 

 

NOT: Yazıyı yazarken Akuma_Blade'in metninden yararlandım:) 

 

Editörden Ek: 

- Seriyi izlemeyi yeni bitirdim. Biraz hızlandırarak tamamlamam gerekti. Çok sevdim mi? Hayır. Sebep: Eskiliği ve konuyu yavan bulmam.  

- Serideki tüm olaylar izleyiciye grubun en genç üyesi 14 yaşındaki kız öğrenci Anna'nın ağzından anlatılır.  

6 Ekim 2025 Pazartesi

Unnamed Memory (2024)


 

Orijinal Adı: Unnamed Memory 

Japonca Adı:  アンネームドメモリ

İlk Yayın Yılı: 2024

Türkiye Yayın Kanalı: Dijital Platform

Tür: TV Serisi / Ligt Novel Uyarlama

Bölüm Sayısı : 12&12 (2 Sezon)

Tür:  Büyü, Fantastik, Macera, Romantizm, Aşk, Gündelik Yaşam
 
Yapımcı : ENGI

Furumiya Kuji'nin kaleminden Light Novel uyarlaması Unnamed Memory masalsı ve romantik öğelerle bezenmiş konusuyla şu ara tesadüfen bakıp izlemeyi sürdürdüğüm bir seri.  Tasrım kalitesi daha estetik ve zarif olsa en iyiler listeme dahil edebileceğim yapımı bu anlamda vasat bulsam da hikaye ve anlatımı insanı yormuyor.

Prens Oscar Lyeth Increatos Loz Farsas Sessizlik Cadısı'nın ailesine yaptığı lanet nedeniyle soyu devam ettiremeyeceği gerçeğiyle yüzleştiğinden beri büyüyü bozmak için küçük yaşlardan itibaren umutsuzca arayışını sürdürüp uğraş vermişse de sonuç alamamıştır. En sonunda kendisini uzun yıllar boyunca kulesine hapseden bir diğer büyücüden yardım istemeye karar verir. Yardımcısı Lazar'ın vazgeçirme çabasına kulak tıkar ve giriş kapısından itibaren kule merdivenlerinin sonuna kadar çeşitli engelleri aşar. Bu başarıyı en son gösteren kişi iki jenarasyon gerisindeki büyük dedesi Regius'tur. Lazar tabanın çökmesi sonucu düşer. Ölmeden devam etmesini isteyen sözleri üzerine genç adam son kapıyı da açar. 

Mavi Ay cadısı Tinasha yardımcısı aracılığıyla gelişmeleri dinlerken bunca zaman sonra tepeye ulaşan misafirine çay hazırlamıştır. Sadık hizmetkarının aşağıda uyur halde ve güvende olduğunu belirten genç kız delikanlıda merak uyandırır. Sözleri keskin ve biraz nezaketten uzak olsa da geliş nedenini anlatır. Trisha basit bir büyü analizi sonrası ona uygulanan şeyin lanetten ziyede kutsama olduğunu açıklar. Ondan doğacak her çocukla ortaya çıkacak "güçten" koruma amacıyla yapılmıştır. Çözüm ise bu güce yani korunma iç güdüsüne dayanabilecek bir kadınla evlenmesidir. Ülke topraklarında bu niteliği taşıyan kişiyi arayıp bulacağına dair söz verir. Derken Oscar o kişinin zaten karşısında durduğunu fark eder. Beklenmedik bir öneri sunar ve kızı şaşırtıp ondan eşi olmasını ister... Nihayetinde Tinasha evlilik teklifine hayır dese de bir yıl süre ile koruyucusu olup Farsas'da kalmayı kabul eder.

 

NOT: Büyücülerin krallıkların sınırlarında yaşarken kendilerinden istenen şeyleri yerine getirmek gibi bir zorunlulukları var herhalde.

NOT: Burada anlatılmak istenen şey biraz yetersiz kalmış. Oscar kendisi de büyü yapma yetisine sahip. Ancak insan krallıklarında bu tehlikeli bir bileşik olarak kabul edilmekte. Ondaki yeti de sessizlik cadısı tarafından mühürlenmiş.